56/60 Düğümleri: Hareket ve Kısıtlanma

Var olma deneyimimizin güzergahını belirleyen düğümlerimiz, genel olarak hayatlarımızın oynandığı sahneleri ve bu sahneleri renklendiren figüranları temsil ederler. 

İçinden geçtiğimiz ve bizler için dönüştürücü güçleri olan deneyimleri sahneye koyan IChing kapıları, yani özellikleridir düğümler. 

Her birimiz, farklı farklı konu ve olaylara, yine farklı pencerelerden şahit olur ve böylece hayat amacımızı tecrübe etmek için hayatın kendisi tarafından destekleniriz. 

Dolayısıyla düğümlerini, ilerlediğin yöne ve yola şekil veren sahne unsurları, hikayeler ve figüranlar olarak algılayabilirsin. Hayat yolunda yürürken karşılaştığın durumlar, deneyimler, kişiler, sorunlar ve görmen gerekenlere ışık tutar düğümlerin ...

56’ncı kapı: Hareket

56, stimüle eden, yani uyaran bir enerjiye sahiptir. Bunun yanı sıra, gezgin olmayı da temsil eder. Burada iç görüyü fikirlere dönüştüren, metamorfik bir kabiliyet söz konusudur. Ve bu fikirler, 56’ncı kapı Boğaz merkezinde olduğundan, sözle ifade edilir duruma getirilirler.

Haz ve acı; bu ikili, insanların uyarılmaları adına 56’nın hikayelerinde bolca kullanılır. Dolayısıyla, 56 bir düğüm kapısı olarak bu iki özelliği de ortam(lar)ında barındırır: haz ve acının tecrübe edildiği deneyimler hayat yolunu süsler.

Hareket ile gelen sabitlik ve durağanlık; Bu sahnede hareket ana temadır. Bu yol senin düğümün ise, etrafına baktığında, her şeyin hareket halinde olduğunu ve meşguliyeti görürsün. ‘Kısa vadeli aktivitelerin sürekliliği’ diye de adlandırabiliriz bu ortamdaki meşgul olma halini. Hareketin ve aktivitenin çok yüksek olduğu bir sahnedir bu. Eylemler ya haza doğru, ya da acıya doğru ilerler. Hal böyle olunca, inanç sistemleri de devreye girer. Bu ortamın önemli konularından biri de inanılanların varlığı ve değişkenliğidir. Son derece sözel bir ortam var burada yani. İnanılanların, acı ve haz içeren hikayelerin, geçmişin, fikirlerin vs. sözlü bir şekilde paylaşıldığı ve bu paylaşılanlar sayesinde bireyin uyarıldığı bir sahnedir, 56’nın sahnesi. Fikirlerin değiştiği, bir inanç sisteminden başka bir inanç sistemine geçilen ve böylece geçişi ve hareketi de beraberinde getiren bir ortam yaratır.

60’ıncı kapı: Limitasyon/Kısıtlanma

Rave Mandala’da 56’nın karşısında 60 vardır. Kısıtlayan ve engelleyen enerjiyi temsil eder. Bu özellik, bireysel ve melankolik bir özellik olup harekete geçme baskısını beraberinde getirir. Bu sahneyi de, duvara toslanılan bir sahne gibi düşünebilirsin. Ve bu duvarlara toslayanların getirdikleri depresif ve ağır bir enerji, bir atmosfer söz konusudur. 60, bir düğüm kapısı olarak, potansiyel depresif bir ortam anlamına gelebilir. Bireysellik dediğimizde başka ne geliyor aklımıza? Tabii ki melankoli! Bu sahne melankolik bir sahne. Ve bu melankoliden doğan yaratıcılığın da barındığı bir sahne. Hayat yolunda yürürken nabız şeklinde ortaya çıkan, ummadık bir anda tezahür eden yaratıcılıkla süslenmiş bir güzergah. 

IChing’de bu kapının başlığı şöyledir: ‘Kısıtlanmaları kabul etmek onları aşmayı beraberinde getirir.’ Bu düğümlerde enteresan bir geçiş var. Aktivitenin ve hareketin çok yoğun olduğu bir ortamdan bir anda duvara toslayıp engellenmiş gibi hissetmek de var - veya tam tersi. Ve bu kısıtlanmalar olmadan insan hayatında bir şeyleri aşamaz. Son yazımda (31-41 düğümleri hakkında yazdığım yazıda) belirtmiştim hatırlıyorsan, kaynakların kısıtlılığından en olağanüstü buluşlar doğabilir diye. Burada da aslında bir nevi aynı konu yatıyor; kısıtlanmalar olmadan özgürlüğe terfi edilemez. ;) Ah bu dualite, ah bu ikili düzen … 

Şimdi eğer 56, güney düğümün ve 60, kuzey düğümün ise, hareketli bir sahneye veya ortama doğup, yavaş yavaş, kısıtlanmaları gördüğün bir ortama doğru ilerlersin. Ki, aşağı yukarı 38 yaşımıza geldiğimizde kuzey düğümün teması hayatlarımızda, yavaş yavaş, daha belirgin olmaya başlar. Eğer tam tersi ise, yani, 60 güney düğümün ve 56 kuzey düğümün ise, kısıtlanmaların olduğu bir ortama doğup, yavaş yavaş, hareketin ve faaliyetin yoğun olduğu diğer ortama doğru evrilirsin.

Engelleri Aşmak

56/60 düğümlerine sahip olan biri, hayatında tosladığı ve gözlemlediği o kısıtlama(lar) her ne ise, dizaynı gereği, her zaman, o kısıtlanmayı aşabilme potansiyeline sahiptir. Engelleri kabul etmeyen onları zaten aşamaz. Dolayısıyla, bu ortamda engellerle mücadele eden bir çok figüran olacaktır.

Eğer bu düğümlere sahipsen, burada aktardığım konular senin etrafında gördüğün, gözlemlediğin konular olur. Ve senin amacın, gayen tam olarak böyle bir sahneden, böyle bir yoldan ve ortamdan doğar. Dolayısıyla, keep calm and watch ;). Ve tabii, Strateji ve Otoriteni uyguladıkça sağlam adımlarla ilerleyip, bu ortamı en verimli şekilde kullanıp, rolünü tam da böyle bir yoldan geçerek gerçekleştirip meyvelerini şapur şupur yersin.

Keyifli gözlemlerinin olması dileğiyle, sevgiyle. 🌷

Not: Görselde kullandığım beden grafiği Alman şair, yazar ve yönetmen Bertold Brecht'e ait.